İngiltere’den emsal karar; iş başında atak geçiren çalışan işini kaybediyor ve ardından açtığı davayı kazanarak işine geri dönüyor.
Yurt Dışından Emsal Karar
İngiltere’de meydana gelen olayda, diyabetik güvenlik görevlisi geçirdiği hipoglisemi atağı sonucu işini kaybediyor ve ardından açtığı davayı kazanarak işine geri dönüyor.
People Management dergisinin 27 Ekim 2017’deki haberine göre Keith Crossland isimli güvenlik görevlisi dönemsel olarak istihdam ediliyor. Görevleri arasında yaya veya arabayla devriye gezmek de var. Crossland arabadayken uyuyakalıyor ve dışarıdan camın tıklanmasıyla uyanıyor. Arabadan çıktıktan sonra dengesiz bir şekilde yürümeye başlıyor ve ambulans çağırılıyor.
Sonrasında işveren artık bu görev için istihdam edilemeyeceğini ama birkaç güvenlik görevlisinin aynı anda görev yaptığı farklı bir pozisyonu önerebileceğini bildiriyor. Aradan bir hafta geçmesine rağmen yeni bir pozisyon önerilmiyor. Bunun üzerine Crossland dava açıyor. Bu arada Crossland işe girerken sağlık sorunundan bahsetmemiş ve işveren de kişiyi işe alırken mesleki sağlık raporu istemeyip sadece internetten araştırmış. Fakat mahkeme sağlık sorununu ortaya çıkarmanın çalışanın değil, işverenin sorumluluğu olduğuna hükmediyor. Bununla birlikte mahkeme bu davranışın Crossland için “aşırı pervasızlık” olduğunu da ilave ediyor.
Bu olay ülkemizde gerçekleşseydi nasıl sonuçlanırdı? Mahkemeden ne karar çıkardı? Yargıtay ne yapardı? Farklı vakalarda Yargıtay’dan emsal karar çıktığını biliyoruz. Mesela emsal niteliğinde topuklu ayakkabıyla düşmenin iş kazası sayıldığını biliyoruz.
Belgeler Kontrol Edilmeli
Kurumunuz için “en iyi işe alım yöntemi nedir” diye araştırmak bulmak önemli. Bununla birlikte sürecin hiç bir detayını önemsizleştirmemek ve geçiştirmemek de bir o kadar önemli.
Vakaya baktığımızda, işveren işe alımın en küçük, belki de en önemsiz, en “öylesine” algılanan parçasını atlıyor; sağlık raporu istemiyor. Belki de bu işi tamamlanması gereken bir ritüel olarak görüp, sadece internet üzerinden araştırma yapmayı yeterli buluyor. Bu vaka, sonuçları çok daha ağır olabilecek şekilde neticelenebilirdi. Neyse ki can ve mal kaybı olmadan ucuz atlatılabiliyor.
Gerekli belgeleri almadan ve kontrol etmeden, sadece adayın beyanına güvenerek işe alım yapmak geri dönüşü olmayan durumlar ortaya çıkarabilir.
Sanırım benzer bir vaka Türkiye’de gerçekleşse kişinin işe devam edip etmemesi, işverenin vicdanına bağlı olurdu.