Aslında başka bir yazı yazmıştım bugün için, yazı hazırdı da. Ama okuduğunuz satırlar bir omuz darbesiyle diğerinin önüne geçti. Ne yazdığım bu satırlardan ne de bu yazının hunharca bir anda öne çıkmasından hoşnudum. Ve fakat apar topar oldu bittiye getirilerek toplumun bir kesiminde travma etkisi yaratan cinsel istismarı düzenlemeye yönelik(!) bir önerge sokuşturulunca bu satırlar döküldü.
Kadın; bir erkeğin elinde can veriyor, görüyor muyuz?
*İstismar davalarının son 10 yılda üçe katlandığı bir yerde,
Cinsiyet ayrımcılığı ne zaman çözülecek?
*6 -14 yaş arası çalışan çocuk sayısının 292 bin olduğu bir yerde,
Cam tavanlar ne zaman aşılacak?
*Çocuk işçilerin % 46.2sinin ücretsiz aile işçisi olduğu bir yerde,
Kadın ve erkeğe eşit ücret uygulaması ne zaman devreye girecek?
*Son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğunun evlendirildiği bir ülkede,
Kadın kendi hür iradesiyle çalışma veya çalışmama kararını ne zaman kendi kendine alacak?
Kadın çalışırken hamile kaldığında ne zaman kendini suçlu hissetmeyecek? Ne zaman gönül rahatlığıyla doğum iznine çıkabilecek? Ne zaman rahatlıkla ikinci bebek sahibi de olabilmeyi isteyebilecek?
Sadece belirli mesleklerin kadına reva görülmesi ne zaman bitecek? “Kadınlar şoförlük yapabilir mi” vb. sorular ne zaman bitecek?
Kadının dövüldüğü, sövüldüğü, öldürüldüğü bir yerde, çalışma hayatına ara vermek zorunda kalan kadın, bıraktığı yerden çalışma hayatına aynı kalitede ne zaman devam edebilecek?
Ne zaman?
*20 Kasım 2016 tarihli Hürriyet gazetesi verileri esas alınmıştır.