Aşk Olsun

Her şey BİR’se ve yalnızca AŞK’sa, komik değil mi zerrelerin birbiriyle kavgası aynı BİR’e aitken.

Aşk

Gökten Aşk Yağsın

Madem Şebi Arus haftası, aşk olsun o halde. İşte, okulda, hastanede, evde, yolda, parkta her yerde aşk olsun. Otururken, yürürken, konuşurken, susarken, okurken, yazarken, çalışırken, çalışmazken aşkla dolsun her yer. 
Gökten aşk yağsın, topraktan aşk fışkırsın. Deniz, toprak aşk olsun. Aşk koksun her yer. İnsan aşkla dolsun, aşkla baksın her yere. Aşk ile insin sevgi dilden gönle. Aşk değil mi her şeyde olup hiçbir şeyde görülmeyen (Hz. Mevlana). Aşk değil mi en sevilmezi sevdiren, kusurları örten, kötüyü hoş gösteren? Aşk değil mi coşkuyla yaşatan? Ümitsizliğin de çaresi değil mi aşk?

Tuhaf Değil mi Yaftalamak?

Birbirine benzemez mili milyon parçanın bütünü değil mi AŞK? Renkleri, şekilleri, boyutları, görevleri farklı bin bir katre oluşturmaz mı AŞK’ı? Kimi cemal, kimi celal, biri zahir, öbürü batın, kimi mukaddim, kimi muahhir. O halde ilginç değil mi karşıtların birbiriyle kavgası, her şey zıddıyla aşikar iken. Nedendir insanın ayrışması, birlenip yaşasın iyilik demek varken.

Her şey BİR’se ve yalnızca AŞK’sa, komik değil mi zerrelerin birbiriyle kavgası aynı BİR’e aitken. Tuhaf değil mi birinin diğerini ‘kötüsün’, ‘başkasın’, ‘ötekisin’, ‘benden değilsin’ diye yaftalaması veya üstünlük taslaması?

Aşkla birleşsin, aşkla BİR’lensin tüm farklılıklar. Dilin aşkı yorumlaması güzel ama dile gelmeyen aşk daha güzel (Hz. Mevlana).