Stanford Üniversitesi'ndeki bir araştırmaya göre hibrit çalışma, iş tatmini puanlarını artırırken yıpranmayı azaltıyor.
Hibrit Çalışma Düzeni
Covid-19 pandemisiyle birlikte hibrit çalışma iş hayatının bir gerçekliği haline geldi. Gerçi Elon Musk uzaktan çalışmayı ‘saçmalık’ olarak niteledi ve ne yazık ki yalnız olmadığını, kendisi gibi düşünen güzide yöneticiler olduğunu biliyoruz. Ancak hibrit çalışma şekli yarattığı fayda, çalışan memnuniyet düzeyi ve verime etkisi dolayısıyla yaygınlaşmaya devam ediyor. Hatta hibrit çalışma düzeni sağlığa iyi geliyor.
Elbette bu çalışma şekli kusursuz değil. ‘Hibrit çalışma modelinin etkileri ve kadınlar’ başlıklı yazıda çalışma düzeninin özellikle kadınlar üzerindeki olumsuz etkilerinden bahsedilmişti. 26 Temmuz 2022 tarihli sozcu.com.tr sitesindeki haber, hibrit çalışma düzeninin yıpranmayı azalttığına dair veriler içeriyor. Haber özetle şöyle:
Hibrit Çalışma Araştırması
ABD’deki Stanford Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, hibrit çalışma yıpranma oranını %35 oranında azaltırken, performans değerlendirmeleri veya terfiler üzerinde olumsuz bir etkisi olmaksızın, kişinin bildirdiği iş tatmini puanlarını iyileştirdi.
Bloomberg’de yer alan habere göre, araştırma 1.612 mühendis, pazarlama ve finans çalışanı üzerinde, 2021 ve 2022 yıllarında küresel seyahat acentesi Trip.com’da gerçekleştirildi.
Üretkenlik Arttı
Yıpranmadaki iyileşmenin yanı sıra, Ulusal Ekonomik Araştırma Bürosu tarafından dağıtılan makale, hibrit düzenlemelerin çalışma programlarını ve alışkanlıklarını nasıl değiştirdiğini de vurguladı.
Çalışanlar uzak günlerde daha az saat çalıştı, ancak hafta sonu da dahil olmak üzere diğer günlerde çalışılan saat sayısını artırdı. Toplamda, çalışanlar ev günlerinde yaklaşık 80 dakika daha az, diğer iş günlerinde ve hafta sonu ise yaklaşık 30 dakika daha fazla çalıştı.
Sonuçlar, ofis içi çalışanlara kıyasla evden çalışan mühendislerin yazdığı kod satırlarında %8’lik bir artış olduğunu gösterdi.
