Kadın Dostu Markalar Platformu akademi eğitim direktörü Buket Güngen'le iş yaşamında kadın sorunlarına dair yaptığımız röportajın ikinci bölümü.

- Kadın fizyolojisi gereği yaşadığı tüm zorlukları da iş yaşamı içinde kendi kendine çözmeye çalışıyor. Mesela doğum sonrası şirket tuvaletlerinde süt biriktiren anne sayısı hiç az değil. Yeni doğum yapmış çalışan annelerin bu ihtiyacı görmezden geliniyor. Kadınlar regl ve menopoz dönemlerinde yaşadıkları zorluklarla da kendi kendilerine başa çıkmaya çalışıyor. Bu konularda neler yapılabilir?
Kesinlikle doğru bir noktaya değiniyorsunuz. Kadınlar iş dünyasında sadece cinsiyet ayrımcılığı veya ücret eşitsizliğiyle değil, fizyolojik olarak yaşadıkları zorluklarla da kendi başlarına mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Ancak bu, yalnızca kadınların kişisel çabalarıyla çözebilecekleri bir mesele değil! Şirketlerin, yöneticilerin ve iş dünyasının bu gerçekleri görmesi ve çözüm üretmesi gerekiyor. Bu yüzden emzirme odaları zorunlu hale getirilmeli, doğum sonrası işe dönüş süreçleri daha esnek olmalı, regl izni, ped erişimi gibi konular iş yerlerinde normalleştirilmeli, menopoz dönemi için farkındalık programları oluşturulmalı, kadın sağlığına yönelik kurumsal destek artırılmalıdır.
Kadınların iş hayatında var olabilmesi için sadece istihdam edilmeleri yetmez, onların ihtiyaçları da dikkate alınmalı. Fizyolojik süreçleri "özel mesele" olarak görüp yok saymak, kadınları iş dünyasında dezavantajlı hale getiriyor. Kadın dostu iş yerleri, kadınları sadece çalıştıran değil, onların gerçeklerine uyum sağlayan iş yerleridir.
- Biraz da sizin akademi eğitim koordinatörü olduğunuz Kadın Dostu Markalar Platformundan konuşalım. Kadın dostu marka ne demek?
Kadın Dostu Marka, sadece kadın çalışanları olan veya kadınlara ürün/hizmet sunan marka demek değildir! Kadın dostu marka, iş yapış biçiminde eşitlikçi, kapsayıcı ve destekleyici politikalar uygulayan hem çalışanlarına hem de toplumdaki kadınlara karşı sorumluluk hisseden markadır.
Kadın Dostu Markalar Platformu olarak, bu kriterleri karşılayan markaların görünürlüğünü artırmayı, onları teşvik etmeyi ve iyi uygulamaları yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Kadın dostu olmak, sadece bir etiket ya da pazarlama stratejisi değil, kurumsal sorumluluk ve gerçek bir taahhüttür.
- Kadın Dostu Marka nasıl olunur? Bu durumun kuruma avantajı ne olur?
Bir marka, kadın dostu olmak için sadece slogan üretmekle veya birkaç projeyle yetinemez. Gerçekten kapsayıcı, eşitlikçi ve destekleyici politikalar benimsemeli.
Avantajlarına baktığımızda ise marka değeri ve imaj güçlenir, çalışan bağlılığı ve verimlilik artar, yetkin kadın yetenekleri çeker, tüketici ve yatırımcı güveni artar, çeşitlilik ve yenilikçilik artar.
Kısacası, kadın dostu marka olmak sadece sosyal bir sorumluluk değil, aynı zamanda iş dünyasında güçlü, sürdürülebilir ve başarılı olmanın da anahtarıdır.
- Kadın Dostu Markalar Platformu olarak neler yapıyorsunuz?
Kadın Dostu Markalar Platformu, iş dünyasında kadınların güçlenmesini destekleyen markaları ön plana çıkarmayı, farkındalık yaratmayı ve iyi uygulamaları yaygınlaştırmayı hedefleyen güçlü bir ekosistemdir. Biz de bu doğrultuda; kadın dostu markaları tanıtıyor ve destekliyoruz, farkındalık yaratan etkinlikler ve ödüller düzenliyoruz, iş dünyasında cinsiyet eşitliği için projeler geliştiriyoruz, kadın girişimcileri ve iş hayatındaki kadınları destekliyoruz, kadın dostu markalar akademisi ile kurumların tüm eğitim süreçlerine destek oluyoruz.
- Zaman ayırdığınız ve yanıtlarınız için çok teşekkür ederim.
Bu kıymetli sorular için ben teşekkür ederim.