Umutlu olmanın insan hayatına pek çok faydası olmasına karşın bir çoğumuz umutsuzluğa meyyal yaşıyoruz.
Bu dönem en çok ihtiyacımız olan şey umut. Umutlu olmanın insan hayatına pek çok faydası olmasına karşın bir çoğumuz umutsuzluğa meyyal yaşıyoruz (hele de içinden geçmekte olduğumuz pandemi günlerinde).
Korono virüsü; belirsizlik ve kaygıyı da beraberinde getirdi. Umutlu olmak fayda yaratmak bir yana, karamsarlığımızla adeta etrafımızı zehirliyoruz bir çoğumuz.
Geçtiğimiz hafta Doç Dr. Tayfun Doğan “Umudun Gücü” konulu e-söyleşide Dr. Arzu Eylül Yalçınkaya’nın konuğuydu. Şifa niyetine değerli bilgiler verdi Doğan. Konuşmadan aldığım notlardan öne çıkanlar kısaca şöyle:
Umut Aktiftir
Umut insan var oluşunun bir parçasıdır ve umut pasif bir bekleyiş değildir. Aktif yol aramak ve bu yolda çalışmaktır. Çaba gerektirir.
Umut olduğunda; motivasyon artar, kendini toparlama olarak bilinen psikolojik sağlamlık (resillience) umutlu insanlarda daha yüksektir; bu kişiler hemen ayağa kalkabilir.
Umut olmadığında; intihar vakalarında olduğu gibi yaşama isteği kaybolur. Depresyonda yaygın görülen zevk kaybı (anhedoni) ortaya çıkar. Umutsuzluk kapıyı kapatmaktır. Sarte: “Umutsuzluk manevi intihardır” diyor.
Gerçekleşmeyecek hayali bir durum için, çabasız beklenti içinde olmak ise yanlış umut (false hope)tur.
Umudun Kaynakları
Umudun dört kaynağı var:
- Dini inançlar: Umudu artırıyor. Kültürümüzün bilinen deyişleri olan “Allah’tan ümit kesilmez” “Sabah ola hayrola” gibi ifadeler hep bir umut kapısı açıyor. (Burada araya girip inancın yaşantımıza etkisinin -başarı, mutluluk gibi pek çok alanda- altını çizmek isterim.)
- Yüksek öz güven: Umudu yükseltiyor. “Ben neler yaptım, bunu da aşarım” diyebiliyor kişi.
- Sosyal destek: Bizi gerçekten umursayan, destekleyen insanların varlığı umudu artırıyor. Bazen sadece konuşmak bile desteği artırıyor. Sosyal destekçilerimiz öğretmen, anne baba, arkadaş gibi etrafımızdaki herkes olabilir.
- Yüksek problem çözme becerisi: Problem çözme becerisi yüksek olanların daha umutlu olduğu biliniyor.
Her zaman her konuda kesintisiz umuttan bahsedilemez. İnsanlar yaşamın bazı alanlarında umutlu, bazı alanlarında umutsuz olabilir. Örneğin sağlığımızla ilgili umutsuz olabiliriz ama işimizle ilgili umutlu olabiliriz.
Konuşmanın beni en çok etkileyen cümlesi ile bitireyim yazıyı; “Umutluysanız en fazla hayal kırıklığına uğrarsınız ama umutsuzsanız çaresizsiniz.”